×

kooksmin's video: pt 1

@ᴋᴀʜɪɴ❦ᴊɪᴋᴏᴏᴋ •pt.1
"Hepinize öncelikle merhaba arkadaşlar, ben ghostnova'dan Park Jimin. Kamera arkasında ise Kim TaeHyung." Jimin, videosunun başlangıçını yaptıktan sonra adım adım, kameraya yaklaştı. "Bugün, Rusya'dayız. Ve yanımızda ünlü bir kahin olan sevgilim Jeon Jungkook var." Elini, Jeon Jungkook'a uzatıp dağlık alanda onu yanına çekti. "Merhaba, Jungkook-ah." Jungkook, kafasıyla selam verdi. "Merhaba." Jimin gülümseyip cümlesine devam etti. "Bugün yanımızda 2 çiftimiz daha var. Kim NamJoon ve Kim SeokJin buyurun." Kameranın geniş kadrajına iki kişi daha geldi. "Sizde hoşgeldiniz, dördüncü kere bizimlesiniz nasıl hissediyorsunuz?" Jimin ellerini önünde birleştirip gülümsedi. Ardından NamJoon cevapladı onu. "Açıkçası, bir önce ki gittiğimiz yerde yaşananları atlatmış değiliz. Burada olmak, ekrandan izlemekten çok farklı." NamJoon tedirgin bir tonda cevapladı. Ardından Jin konuştu. "Bir müslüman arkadaşımdan çok şey öğrendim. Daha bilgili hissediyorum." Jimin gülümseyip kafa salladı. "Ve son olaraktan, Min Yoongi ile Jung Hoseok. Onlarda Jeon Jungkook'un getirmek istemiş olduğu arkadaşları." Yanlarına gelen biri oldukça soğuk bakan, diğeri ise oldukça sıcak bakan iki gençte kadraja girdi. "Merhabalar, ben Jung Hoseok. Min Yoongi, sevgilim. Gerekmedikçe konuşmayacaktır." Hoseok, kendisi ile birlikte sevgilisi Yoongi'yi de tanıtarak gülümsedi. "Pekâlâ, hepiniz hoşgeldiniz." Mırıldanarak 'hoşbulduk' nidaları ile Jimin kollarını iki tarafa hafifçe açtı. "Başlayalım mi TaeHyung?" Kameranın arkasından TaeHyung'un sesi duyuldu. "Evet, hava baya soğudu. Hızlı olsak iyi olur." Jimin önden giderken, diğerleri de onu takip ediyordu. "Burada 16 yıl önce terk edilmiş bir kilise varmış. Kilisenin hikayesini, kiliseye girdiğimizde anlatacağız." Jimin geri geri yürürken konuşuyordu. "Negatif bir enerji var burada, içimizden değil ancak çok yakınımızda." Kahin Jeon, konuştuktan sonda ağaçlık alandan taş gibi bir şey kameranın olduğu tarafa doğru atıldı. "Hassiktir!" Hoseok'un bağırışı ile herkes bir iki adım geri atmıştı. "Kim var orada!" TaeHyung kamerayı ağaçlara doğru çevirmiş ve etrafa bakınıyordu. "Jungkook negatif enerji diyince oldu." Jin, NamJoon'un arkasına geçmiş onun elini tutuyordu. Jungkook etrafa bakınıp, Jimin'in yanına adımlamıştı. Bir süre sessizlik oluşmuştu, bir ses daha gelirse diyerekten beklediler. Ses gelmeyince Jungkook devam etti. "Büyük ihtimalle, kabile kurulmuş. Burada yanlız değiliz. Tanrıyla birlikte bizi izleyen onlarca varlık var." Jungkook yürümeye devam ederken, Yoongi konuşmuştu. "Gecenin bilmem kaçında bir dağda terk edilmiş kiliseye gidiyoruz. Azıcık mantıklı olun, korkmanıza gerek yok. Evde bile var bu varlıklar."Hoseok, göz devirip Yoongi'ye baktı. Jimin yavaş adımlarla yürürken, konuşmaya devam etti. "Arabayı aşağıda bırakmak zorunda kaldık, çok dağlık. Hatta bu bölgeye girince de, bir siyah araba bize doğru geldi. İçinden biri bize 'Buradan gidin rahatsız oluyoruz.' dediler." "Sonrada biraz gidip yok oldular. Sanki görünmezlik büyüsü falan yaptılar." TaeHyung, konuşurken kamerayı ağaçlara tekrar döndürdü. "Bakın kilise şurada." NamJoon elini bir tarafa tutup, eski yapıyı gösterdi. "Ya, bak karşımıza in mi cin mi -ne boksa çıkarsa altıma işerim." Hoseok etrafa bakınırken konuştu. "Burayı bize, Rusya'da yaşayan Yugyeom adında ki takipçimiz anlattı. Bir gidin bakın, dedi." Jimin, Kiliseye vardıklarında arkasına dönüp devam etti. "Önceden buralarda bir sürü ev varmış, ancak hepsi yıkılmış." Herkes, elinde ki fenerleri kiliseye doğru tutarken, kamera da kiliseye dönüktü. Tam, NamJoon konuşacakken içeriden bir çan sesi geldi. "Ya!" Hoseok bağırıp, Yoonginin elini tutmuştu. "Sorun yok, artık girelim." Jimin, elindeki feneri kilisenin camlarına tuttu. "Bir saniye," diyen NamJoon'a döndü kamera. "Bakın şurası tamamen incir ağacı dolu." Herkes kilisenin sol tarafına bakmıştı. "3 kabile var." Demişti Jungkook. Ardından, oraya gitmiş ve bir şeyler fısıldamıştı. Jimin ağzını açıp, kameraya döndü. "Biliyorsunuz, incir ağacı, zeytin ağacı ve çeşme olan terk edilmiş yerler; cinlerin toplanma alanıdır." Kamera tekrar Jungkook'a dönmüştü. "Eğer onları rahatsız edersek, bizi gönderecekler." Herkes Jungkook'a kafa salladı. Yavaşca kilisenin içinine girdiler. "Tanrının izniyle geldik, sadece çekim yapıp gideceğiz." Jimin, Jin'in uyarısı ile sağ ayağı ile girdi kiliseye. "Sağ ayakla girmek, Tanrının bizimle olduğunu, bizim onunla olduğumuzu ve sağ tarafı kullanmanın uğur getirdiği söylenir." Yoongi sağ ayağıyla girerken söylendi. "Bir de, Müslüman'lar bir iş yaparken bir şey diyordu başlamadan önce. Böyle çok uzundu. Bi-bis... Immm hatırlamıyorum." Dedi Jin etrafa bakınırken. "Bismillahirrahmanirrahim, derler." Herkes Jungkook tarafı dönüp bön bön baktı. "Evet ondan!" Jin gülerek elini şıklattı. "Burası çok daraltıcı ve şey... Kötü kokuyor." Dedi Hoseok, "Sanki kanalizasyon'da gibi hissettiriyor." Diye ekledi Jimin. |Part2 birazdan atılacak|

29

5
kooksmin
Subscribers
1.2K
Total Post
178
Total Views
46.6K
Avg. Views
0.9K
View Profile
This video was published on 2020-08-26 19:03:30 GMT by @kooksmin on Youtube. kooksmin has total 1.2K subscribers on Youtube and has a total of 178 video.This video has received 29 Likes which are lower than the average likes that kooksmin gets . @kooksmin receives an average views of 0.9K per video on Youtube.This video has received 5 comments which are lower than the average comments that kooksmin gets . Overall the views for this video was lower than the average for the profile.

Other post by @kooksmin