×

kooksmin's video: Welcome step brother KookMin 2 son

@Welcome step brother •KookMin \2/(son)
"Baba, mor defterimi gördün mü?" Çekinerek sordu, babasına Jimin. Aldığı cevapta, sorduğu kişinin ne kadar yanlış olduğunu gösteriyordu. "Ben nereden bileyim lan senin defterini!" Kolu alçıda olan beden irkildi. Kafasını sallayıp, yıllarca bir türlü alışamadığı bu duruma tekrardan dolan gözlerine lanet etti. Babasının oturduğu balkondan ayrılıp mutfağa evin işleri ile ilgilenen yaşlı kadınların yanına vardı. "Teyze, acaba benim mor defterim nerede?" Saçına ak düşmüş kadın, bir kaç saniye yıkadığı bulaşıklara öylece bakmıştı. "Sabahleyin erkenden Jeon bey evden çıkarken, elinde bir açık mor defter vardı kuzum. O mudur bilmem ama sen bir ara sor." Jimin öylece dondu, ter basmaya başladı bedenini. Yanakları kızardı, korku ve endişe denilen iki lanet şey tüm bedenini esir aldı."T... teşekkürler. Kolay gelsin." Alacağı cevabı beklemedi, hızla mutfaktan çıktı. Odasına koştu, nefes nefese girdiği odasında kapıyı kapatıp, kilitledi. Yere çöktü, derin nefesler alıyordu, ancak nafile; boğazı kurumuştu. Yutkunmak ne zor şey oldu öyle. Korku, endişe... Bu iki şeyden nefret ederdi. Göz yaşları, yanağında bir yol çizdi, çenesine ulaştı oradan da yavaş yavaş bacağına düştü. İnci boncuktan daha da değerli olan, göz yaşının hiçbir değeri yoktu kendi içinde. Bir hıçkırık kopacaktı boğazından, kapadı ağzını. Alıştı o sessiz sedasız ağlamaya. Burnunu çekti, soğuk zeminden kalktı. Camın önüne gitti, sadece bir bahçe... Ve onun diktiği mor menekşeler ağırlıklı, mor çeşitli türden çiçek. İlk diktiği çiçeği, annesi ile dikmişti. Babası da koparmıştı onu. Bunak, adam kafayı sıyırmıştı çoktan. Şuan evde olan o kadın, para için buradaydı. Herkes görürken, bir oydu görmeyen.    💫💫 Jungkook, yanında kahkahalarla gülen arkadaşlarını takmıyordu, şuan tek yaptığı koparılmış onca sayfanın ardından bulduğu yazı dolu sayfayı okumaktı. Her cümlede kaşları, daha fazla çatılıyordu. Her çevrdiği her bir sayfa, Jimin'in ne kadar güzel bir kalbe sahip olduğunu gösteriyordu.Her bir sayfa da, bu kadar saf bir sevgi ilen donandığının farkına varıyordu. Ne de düşünceliydi, onu seven üvey kardeşi. Ama... Onlar üveyde olsa kardeşti. Aynı zamanda aralarında yaklaşık 6 yaş vardı. Pedofili olur muydu ki şimdi bu? Üvey erkek kardeşinden, hem 6 yaş büyük hemde onunla hemcinsti. Mor defterin son sayfasında, kurumuş eski mor bir menekşe vardı. Altında bir not yazıyordu. 'Babam tarafından koparılmış çok güzel bir çiçeksin anne, özledim sanki...' Gözü dolmuştu, biliyordu annesinin öldüğünü, hatta bu yüzden ona nazik davranmaya çalışıyordu. Kokusu çok güzeldi, dediği aksine çok güzel bir kokusu vardı, Jimin'in. Ama Jungkook kıskandı onu, kokusunu kimse duymasın istedi... Kimdi ki o? Jimin için hangi konumdaydı? Ne hakka onun kıskanması. Hızla ayaklandı, oturdukları masadan. Gülümsedi, ve düşünmeden koşmaya başladı. Emindi, seviyordu Jimin'i, sırf bu yüzden sürekli kavga ediyorlardı Lalisa ile. Yutkundu, göz yaşı mı süzülmüştü yanağına? Umursamadı, kampüsten çıkarken herkesin gözü üzerindeydi, arkadaşları peşinden geliyordu. Yağmur çiseliyordu. Arabasına bindiği gibi eve doğru sürdü, ne yapacağını bilmiyordu. Kafası karışıktı, kalbi çok hızlı atıyordu. Direksiyonu kavrayan ellerinden birinde, mor defter tutuluydu. Eve vardığı gibi indi arabadan, kapıyı son gücü ile yumrukladı. Kapıyı yaşlı teyze açmıştı, anında ona dönmüş ve sormuştu. "Jimin... O nerede?" Teyze biraz düşündü. "Demin çıktı evden, bir bavul vardı elinde. İlk önce annesinin mezarına gideceğini sonra da Busandan ayrılacağını söyledi." Jungkook'un nefesi kesildi, anında arabaya geri koştu. Annesinin mezarına götürmüştü, daha önce Jimin'i. Oraya sürmeye başladı, tek yeğlediği şeydi, geç kalmamak. Zaten yeterince geç kalmıştı, daha fazla geç kalmaya lüzum yoktu. Geldiği büyük mezarlığa koşturdu. Saçları sarı bir beden gördü, mezarın başında, yanında bavulu vardı. Ağlıyordu. Koşturdu, son gücünü kullandı, koştu. Bedenini ona çevirdi Jimin, gözleri yaşlıydı, aynı karşısında ki beden gibi. Jungkook, onun önüne gelince durdu, derin bir nefes aldı. Jimin'i ayağa kalktığı gibi, kolundan tutup kendine çekti, ince dudaklarını kalın dudaklara bastırdı. Elleri belini sardı, bir bütün gibi yaptı iki bedeni. Jimin'in sıcak göz yaşları dudaklarının birleştiği noktada durdu. Jungkook, dudaklarını çekti. Anında, çiçek kokulu boyuna bastırdı, burnunu. Derin bir soluk çekti."J... Jungkook-" Jungkook susturdu, titreyen bedeni. "Şşt, hiçbir şey deme. Yanımda kal, gitme. Kokundan bırakma beni mahrum, yağmur yağıyor, iste durdurum. Ama gitme, gitme işte. Kopamam senden, bırakamam. Seviyorum seni..." Jimin'in ağzından, belki yıllar sonra koptu bir hıçkırık. İlk hıçkırığı mutluluktandı, ya. Jimin, Jungkook'un boynuna sarıldı ve hasretle öptü dudakları. ~ Sevgilim yanımda, bundan sonra bir anı olarak duracaksın defterim. Bunca zaman yanımda olduğun için teşekkürler, varlığın için teşekkürler. Ben Jeon Jimin, bundan sonra Jeon Jungkook'un tek varlığıyım. Kaybedecek bundan sonra, bir beni var. ♡♡•••••••••••••♡♡

24

6
kooksmin
Subscribers
1.2K
Total Post
178
Total Views
46.6K
Avg. Views
0.9K
View Profile
This video was published on 2020-04-30 19:49:59 GMT by @kooksmin on Youtube. kooksmin has total 1.2K subscribers on Youtube and has a total of 178 video.This video has received 24 Likes which are lower than the average likes that kooksmin gets . @kooksmin receives an average views of 0.9K per video on Youtube.This video has received 6 comments which are lower than the average comments that kooksmin gets . Overall the views for this video was lower than the average for the profile.

Other post by @kooksmin